|
Adrasan Koyu |
Adrasan’da başlayan ve sonra
rotası Altınoluk sahillerine çevrilen Gümüşdal ailesi ile çıktığımız ilk yaz tatili
2010 yılının Temmuz’u Ağustos’a bağlayan haftaya damgasını vurdu.
|
Altınoluk |
Kiraladığımız gri Mercedes
Vito’muz ile çantamızda nefis yolluk sandviçlerimiz, çoluk çocuk daha
ayılmamışken yola koyulduk. Bora 2,5
yaşında , Hare 5 aylıktı. Tatilin başladığı ilk gün yol nasıl göz açıp
kapayıncaya kadar geçiyorsa aynı hızda geçti. Güle oynaya, geze toza bir baktık
ki güneyin o kavurucu sıcak kucağındayız.
İnanılmaz sıcak esen tozu
dumana katan bir rüzgar ! Cehennem
sıcağı dedikleri bu olsa gerek dedik. Meğer her yıl Ağustos ayı başlarında
yaşanan doğal bir olaya denk gelmişiz. Adrasan Dağı eteklerinde biriken sıcak
hava karaya doğru eser ve insanları kasıp kavururmuş.
Adrasan koyunun dupduru, bize şifa
veren suyu bi harikaydı ancak kavurucu sıcağına fazla dayanamadık ve
direksiyonumuzu Altınoluk’a çevirdik. Hare’nin dedesinin evine konuk olduk. İsmi Hare olan teknemiz ile Altınoluk
sahillerinde turladık.
Tatilimizi noktalarken dönüş
yolu bitmek bilmedi. Bir türlü varamadık İstanbul’a. Bir de baktık ki
ayaklarımız geri geri gidiyor ...
|
River Garden Otel |
|
River Garden |
|
Mercedes Vito |
|
Mola Vakti |
|
Hare'nin dedesinin Evi - Altınoluk |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder