Benim akıllı
bıdık oğlum Bora 8,5 yaşında bu aralar... Büyüyorlar ve ben sadece öylece
bakıyorum bu kadar hızlı büyümelerine... Yetişemiyorum tadını çıkartamıyorum.
Günler geçip gidiyor...
Geçen hafta
ananesini ziyarete gittiğimizde otururken baktım bi şeyler çiziyor. Özellikle
karakalem yapmayı seviyor. Dedim ki : "Bora’cım beni çizer misin ? Çok merak ediyorum bakalım nasıl çizeceksin ?"
İçeri gitti. Az sonra geldi. Çizmesi çok uzun
zaman sürmedi. Resme bakar bakmaz, abartmıyorum
47 saniye 7,4 şiddetinde Gölcük depremi geçiriyomuşuz gibi uzuuun uzunnn bakakaldım. Öylece kalakalmışım. Hatta görenler ağzımın 5
karış açıldığını söyledi. Çenem düşmüş olmalı. Çok etkilendim.
Özgürlüğeeeeeee....
Dedim ki :
“Bora’cım bu nasıl bir resim böyle ne kadar güzel bayıldım. Muhteşem. ”
Sarıldım kocaman öptüm en tatlı balkaymak yerinden. Sonra : “Peki şimdi nasıl yani ben çok özgür
bir insan mıyım o yüzden mi böyle çizdin yoksaaaa özgürlüğe savaş mı açtım öyle
mi görüyorsun o yüzden mi böyle çizdin? ” dedim.
Cevap : “ Ya
dedin ya işte ben hayalinde nasılım diye ? İşte hayalimde nasılsan bende öyle
çizdim.” dedi. bi daha bi daha bi daha öptüm. Aklıma geldikçe hala öpüyorum...
İster özgürlüğe savaş açmış olayım , isterse de özgür olmuş olayım. Farketmez. Farkeden şey onlara Özgür ruhu aşılayabilmiş olmak. Çocuklar anne ve babasını nasıl örnek alırsa öyle devam eder hayatına ... Çocuklar üzerindeki bıraktığımız izlenimler bir kez daha önemini kavratıyor bizlere.
Özgüveni yüksek , özgür ruhlu, kendinden emin çocuklarımın olması hayalimi bu resimle görmüş olmak beni inanılmaz mutlu etti.
İster özgürlüğe savaş açmış olayım , isterse de özgür olmuş olayım. Farketmez. Farkeden şey onlara Özgür ruhu aşılayabilmiş olmak. Çocuklar anne ve babasını nasıl örnek alırsa öyle devam eder hayatına ... Çocuklar üzerindeki bıraktığımız izlenimler bir kez daha önemini kavratıyor bizlere.
Özgüveni yüksek , özgür ruhlu, kendinden emin çocuklarımın olması hayalimi bu resimle görmüş olmak beni inanılmaz mutlu etti.
Tabii bu durumu kıskanan
kıskanç insanlar sürüsü Zuzu, Fatih,
Sado, anane ve babası “beni de çiz beni de çiz Boraaaa” diye yalvarmaya başladılar. Bora’ya da eğlence
çıktı tabi. Gidiyo geliyo birini çiziyor. Gidiyo geliyo birini çiziyor. Fakat
ama lakin hiçbirininki annesinin kadar güzel olamadı.
İşte kanıtı ;
Zuzu’nun yeni
bebitosu olduğu için sürekli teyzesini emzirirken görüyor bu ara o yüzden
Emzirmeyeeeeeeeee......
Fatih maç hastası, gol kralı, fanatik FB’li Goleeeeee........
Babasıyla sürekli
ders yaptığı için ödevlerde Yardımaaaaaa.......
Sado sürekli
ilginç hayvanlar tutma peşinde, kirpi, karga, yılan, çıyan, akrep, tosba
Yakalamayaaaaaa
Ananesi sürekli
yemek yapıyor ve yediriyor yemek yapmayaaaaaaaaaaaa
Ve Zeynep sürekli
abisinin odasına girip herşeyi karıştırıp döküp saçtığı için
kırmayaaaaaaaaaaaaaa
Kıskanç insanlar
sürüsünden hiçkimse de demedi ki “Bora’cım
hepimizi çizdin çok teşekkür ederiz ama sen kendini çizmedin ? Kendini nasıl nerde görüyosun bi çiz
bakalım.” demek tabiki anasının aklına geldi.
Ve en güzel resim
sayısı 2’ye çıktı. Özgürlüğe ve Bilimeeeeeee....
6 Kasım 2016 , Home Sweet Home ,
K. Çamlıca