26 Mayıs 2013 Pazar

Üç Fotoğrafla Şarköy'de 2012 Yaz

Annem,yengem, oğlum ve ben iftar vakti kumsalda rastladığımız bir günden bir kare


Kuzenim Onur ve ben sahilde yürürken bir geceden bir kare


Gece gezmesinde


Akşam güneşinde kapımızın önündeki günebakan boynunu eğmeden az önce...


Kuzen Onur yaralı bir kuşu bulmuş ve iyileştirmişken...


Bir patlama duyulmuş ve ertesi gün anlaşılmış ki LPG'li bir araç yanmış


Balıkçı ağları...


Kumsalda hello kitty kaybetmiş biri var...


 Rüzgar Gülleri silüeti...


Balkonumuzdaki asma yaprakları...


Oğlu yemek yerken annesi değişik enstanteneler peşindeyken...


Boya yapmaktan sıkılmış bir Bora...






İskeleden atlayan çocuklar...



4 Mayıs 2013 Cumartesi

KIYIKÖY


2009 'un Kurban Bayramı her ne kadar uzun bir tatil olmasa da ikinci günü Gezdikce olarak Kıyıköy’e gezi düzenlemeye karar verdik. Bakırköy Starbucks buluşma noktamızdan bir araba ve bir motor ile 5 arkadaş ve bir ufaklık yollara düştük.

Hava şartları iki gün boyunca tatlı esintiliydi. Güneşin ılıman etkisi ise ayrıca bir hoşluk yaratmadı değil. Otobandan devam ederek Saray çıkışından çıkıp Kıyıköy tabelasını görene kadar devam ettik. Yol üstünde çay ve sigara molası vermek için durduk. Çok masumhane düşüncelerle durdugumuz bu mola yerinde kahvaltı etmiş olmamıza rağmen sucuk ve ekmek ikilisine dayanamadık. Zaten tok olan karınlarımıza iyice bayram ettirdikten sonra yaklaşık 20 km.  sonra Kıyıköy’e giriş yaptık. Bu sayede 2 saat sürecek yolculuğumuzu  3 saatte tamamlamış olduk.

İlk olarak köyün meydanına giriş yaptık ve yer ayırtmış oldugumuz otele bakmak istedik. Köyün girişinde Bizans döneminden kalma bir kapı bizi karşıladı. Gezimiz boyunca gene o çağlardan kalma sur kalıntılarına rastladık. Harabe demek belki daha doğru olabilir.
 
Hemen sonrasında merkezin sol tarafında kalan kumsala indik. Orada biraz vakit geçirip ayaküstü sohbet ettikten sonra tekrar yukarı çıktık.
Yukarı çıkarken yol bitiminine geldiğinizde sağ tarafa doğru bakacak olursanız köyün en önemli yapısı Aya Nikola kilisesinin tabelasını göreceksiniz. Cenevizlilerden kalma kayalara oyularak oluşturulmuş yapısı dışında hakkında çok fazla bilgiye rastlayamadık. Rivayete göre kanlı havuz diye adlandırılan bir bölümü varmış. Bu havuzda Hıristiyan din adamlarınca suçlu bulunan kimseler, boğularak öldürülüyorlarmış.

Kilise tarafına dönmeden liman tarafına iniş yapabilirsiniz. Yukardan limana iniş pek bir keyifliydi. Gün batımına yakın bir vakitti ve bu manzaradan unutulmayacak fotograf karelerine imza attık.

İmparator Neron’un dinlenmek için neden burayı sayfiye yeri yaptığını anlamak güç olmadı.

Uzun dalga kıranın arkasına saklanmış büyüklü küçüklü rengârenk balıkçı tekneleri, ağlarını temizleyen yorgun balıkçılar ve bu temizlikten nasiplenmeye çalışan aç martılar, kediler… Pabuç ve Kazan nehirlerinin arasında beslenen bu küçük balıkçı kasabasında yakaladığımız en güzel kareleri fotoğraf makinelerimize hediye etti. Filmlerde güzel kareler akıllarda ise şunlar kaldı; Balıkçılar neşeli, balıkçılar çalışkan, balıkçılar yurdumun en candan insanları…



Limandan çıkıp tavsiye üzerine Marina cafe’ye gittik. Güneş nasıl güzel batıyorsa bizde aynı güzellikte bira ve patatesin keyfiyle şen şakrak bir sohbet ile gündüzü karanlığa bağladık. Otelimize gidip biraz dinlenmek istedik. Sonrasında acıkan karınlarımızı doyurmak için Liman restoran’ta yerlerimizi aldık. Taze mezeler, günlük balıklar ve leziz ikramlar ile yemeğin tadını çıkarırken, hayata geniş ve rahat bakabilen, takıntılarından arınmış dostların sohbetleri ile eğlencenin de tadına vardık.

Ertesi sabah güzel bir kahvaltı ümidiyle Marina cafe’nin yolunu tuttuk. Çok geçmeden bu ümit yerini umutsuzluğa bıraktı. Çünkü dördümüz menemen istemiştik ve onun hayaliyle dudaklarımızı kemiriyorduk ki sabahın 9:30 ‘unda menemen için malzemelerinin olmadığını sadece bir tane menemen yapabileceklerini söylemeleriyle yaşanan hayal kırıklığını unutamayacağız.

Kıyıköy İstanbullular için sonbahar ve bahar aylarında günübirlik gidilip rahatça tadını çıkartarak gezilebilecek bir köy.  Ya aylarında ise denizinden faydalanmak için de kalınabilecek bir yer.

Tekrar Kıyıköy’e gelmek fikri yazın kumsalda kamp kurup, denizin, güneşin ve gecenin tadını çıkartmak için düşünülebilir.

Görüşmek üzere Kıyıköy….