7 Mart 2016 Pazartesi

Bir Gezi - Belgrad


2014 Ekim ayıydı hiç unutmuyorum. Funda ve Evren’le Altunzade Mabeyin’de bir Pazar kahvaltısında buluştuk. Bir kaçamak yapsak çoluk çocuğu satıp gitsek nereye gideriz ? Funda’nın Belgrad’ın gece eğlenceleri  yaz aylarında güzel oluyomuş demesiyle derhal tarih kararlaştırıldı ve uçak biletleri orda o an alındı. Daha yarının planını yapmazken 10 ay sonra kim öle kim kala, çoluk çocuk kime emnaet edilir de gidilir düşünmeden oldu bittiye geldik.

10 Temmuz Cuma sabah yola çıkış, 12 Temmuz Pazar akşam dönüş. Amaç biraz kafa dinlemek,  yorgunluk atmak, gece dans, müzik, yemek , içmek, dilediğince sağda solda aylaklık etmek için, tercihimiz bu 3 günü çocuklarsız yapmaktan yana oldu. Bir ay kala otelimizi seçtik. 
Rezervasyonumuzu yaptırdık. Hotel Moskva. Tarihi dokusu olan mekanlara her zaman tapmışımdır. Hizmetlerinde de bir kusura rastlamadık. Memnun ayrıldık. Tavsiye edilir...

Havaalanından taksi ile otelimize geldik. Bu memlekette toplu taşıma kullanılmayacaksa taksilerle pazarlık yapılması gerekliliğini biliyorduk. Otele giriş yaptıktan sonra ben bir iki saat uyumuşum. Evren ve Funda da uykucudur.  Aramızdaki  tek uykusuz insan Mert bu saatleri asla boş geçirmez. Tek başına yeni yerler keşfetmeye bayılır.

Tesla Müzesi
İlk gün Moskva Otel’den şehir merkezine doğru yürüdük. İkinci gün Tesla Müzesini ve Kalemegdan tarafını ve Ada Ciganlija’yı talan ettik.  Tesla Müzesi’nin en ilgi çeken tarafı elektriğin kablosuz taşınabilmesi buluşuydu. Tesla’nın elektrik üzerine yaptığı sayısız deney ve buluşları arasında aslında wireless sistemini  yüzyıl önce keşfetmiş olmasına basit bir deney ile tanık olduk. Fotoğraflarda elimizdeki floresanlar hiçbir yere bağlı olmaksızın uzaktan güçlü bir akım ile yanıyor. Elektriğin bedava kullanılabilir olması fikri tabiki Amerika’nın hoşuna gitmemiş ve yaşamı boyunca gözaltında tutulmuş bir dahidir aslında Tesla.


Wireless Deneyi
Yemek  ve eğlence mekanlarını  Foursquare’den beğeni puanlarına göre seçip, güniçinde rezervasyon yaptırarak gittik. Çok isabetli çok keyifli güzel mekan seçimleri yapmışız.  Favorilerimiz Sava nehri’nin Karadordeva tarafındaki Cantina de Frida ve Iguana restroantları oldu. Frida ‘da yemek sonrası canlı müzik, Iguana ‘da ise jazz müzik eşliğinde yemek yiyebilirsiniz. Eğlence mekanları ise yemek yediğimiz mekanların karşı kıyısındaydı. Bir köprü geçmek suretiyle yürüyerek oraya ulaşmak mümkün. Nehrin üzerine müsatakil iskeleler kurulmuş. Yanyana ama hiçbirinin müziği birbirine karışmıyor. 


Bol bol Türk erkeklerine rastladık. Eşleriyle gelen bi bizimkiler vardı. Bu yüzden aşkta kaybettiler ama kumarda kazandılar. Son gece Casino’da makinalardan birinde türk lirası ile tam 2.000 TL para ile döndüler.

Bir daha gelmek istediğimiz bir memleket mi? Tabiki Hayır. Gezdik, gördük, yedik, içtik kafi geldi.  Eh hadi Hoşcakal o zaman Belgrade.


Temmuz, 2015

Sava ve Tuna Nehirleri birleştiği yer
Hotel Moskva
Belgrad Team



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder