4 Mayıs 2017 Perşembe

Bir Hitit Duası

“Tanrım beni yavaşlat” diyip duruyorum bu aralar.
2015 yılının yaz aylarıydı, kadim bir dostum paylaşmıştı bunu benle…
O dönem kulağıma hoş ama boş bir dua gibi gelmişti.
Şimdilerde yeniden anımsadım bu duayı çünkü gerçekten yavaşlamaya ihtiyacım var.

İşten çıkıp eve koşarak gittiğimi fark ettiğim anda yavaşla diyorum kendime.

Öğlen yemeğimi çok hızlı yediğimi fark ettiğim anda yavaşla diyorum kendime.
Çünkü on bin tane işi bir arada yapmaya çalışıyorum.
Fakat fark ettim ki bu arada çok şey kaçırıyorum.
Bu telaş, bu hız koştur koştur nereye kadar ?


Tanrım,
Beni yavaşlat.
Aklımı sakinleştirerek kalbimi dinlendir…

Zamanın sonsuzluğunu göstererek bu telaşlı hızımı dengele…
Günün karmaşası içinde bana sonsuza kadar yaşayacak tepelerin
sükunetini ver .

Sinirlerim ve kaslarımdaki gerginligi, belleğimde yaşayan akarsuların
melodisiyle yıka, götür.

Uykunun o büyüleyici ve iyileştirici gücünü duymama yardımcı ol…

Anlık zevkleri yaşayabilme sanatını öğret; bir çiçeğe bakmak için
yavaşlamayı, güzel bir köpek ya da kediyi okşamak için durmayı, güzel bir
kitaptan birkaç satır okumayı, balık avlayabilmeyi, hülyalara
dalabilmeyi öğret…

Her gün bana kaplumbağa ve tavşanın masalını hatırlat.

Hatırlat ki yarışı her zaman hızlı koşanın bitirmediğini, yaşamda hızı
arttırmaktan çok daha önemli şeyler olduğunu bileyim…

Heybetli meşe ağacının dallarından yukarıya doğru bakmamı sağla.

Bakıp göreyim ki, onun böyle güçlü ve büyük olması yavaş ve iyi
büyümesine bağlıdır…

Beni yavaşlat Tanrım ve köklerimi yaşam toprağının kalıcı değerlerine
doğru göndermeme yardım et.

Yardım et ki, kaderimin yıldızlarına doğru daha olgun ve daha sağlıklı
olarak yükseleyim.

Ve hepsinden önemlisi…

Tanrım,
Bana değiştirebileceğim şeyleri değiştirmek için CESARET,
Değiştiremeyeceğim şeyleri kabul etmek için SABIR,
İkisi arasındaki farkı bilmek için AKIL ve
Beni aşkın körlüğünden ve yalanlarından koruyacak DOSTLAR ver…



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder